Üç Kız Kardeş, Anton Çehov Kitap İncelemesi


Aklımda olan bir kitap değildi benim için... Dört lira olduğunu görünce alayım zaten klasik eser seviyorum demiştim kendi kendime... Eh internet üzerinden alınca içini de görmüyorsunuz, diyeceksiniz açıklamayı da mı okumadın? Harbiden de okumadım, iyi ki de okumamışım. Kapağını açtığımda piyes olduğunu görünce nasıl mutlu oldum anlatamam.
Kimisi tiyatro oyunlarını okumayı sevmez. Kimisi de benim gibi bayılır. Karakterlerin konuşmaları içe bizi iç dünyalarına, yaşamlarına, hislerine yönlendiriyordu doğrudan. Sağ olsunlar evlerindeki bir odayı da bize ayırdılar orada okuduk kitabımızı...
İrena, maşa, olga... Üç kardeşimiz efendim... Bir de erkek kardeşleri Andrey var...
Konusuna pek giriş yapamayacağım zira kitap zaten çok kısa. Elime aldığımda ara vermeye fırsat kalmadan bitti. Devamı olsa kesinlikle seve seve okurdum.
Kısaca kitabın içinde de geçtiği gibi bu hayat kardeşlerimize hiç gülmemiş. Moskava'da doğan ama yıllar önce oradan taşınan kardeşlerin öyküsü bu. Moskava' ya olan özlemleri....

Ah, normalde dememem lazım ama (!) hayatınızda Natalya gibi olan insanlardan uzak durmalısınız. Yanakları sabunla cilanlanmasından kızaran kızımız, evlendikten sonra nasıl birine dönüşüyor öyle... Tam olarak bizim dizilerimizde yer alan zengin koca avlamak için cici olup evlenince evin dadısından, temizlikçisine laf eden sonradan görme kızlarımızı temsilen bulunuyor kitapta.
Bir sonuca bağlayamadım sanırım ama tiyatro eseri seviyorsanız alın okuyun. Hiç sıkılmaya fırsat olmadan bitecektir.

Keyifli okumalar dilerim...
Alıntılar:

(Ağlar.)
Ömrümde bir kez bile aşık olmadım. Oh, nasıl düşledim aşkı. Günler, geceler boyunca, ne kadar uzun zaman düşledim. Ama gönlüm, kapağı örtülüp kilitlenmiş, anahtarı yitmiş değerli bir piyano gibi tıpkı.
(sessizlik.)
Sayfa 103 - iş bankası kültür yayınları


Kimi kez, durup, ne kadar önemsiz, aptalca şeyler insanın yaşamında ansızın önem kazanabiliyor.
Sayfa 103 - iş bankası kültür yayınları


fallacem hominum spem!...


Aldatıcı insan umudu!
Sayfa 62 - (Lat.)





Birisiyle baş başayken hiçbir sorunum yoktur, herkes gibiyimdir ben de.
Fakat topluluk içinde neşesiz, utangaç biri olup çıkıyorum...
Sayfa 52 - iş bankası kültür yayınları




Ben tuhafım. Tuhaf olmayan kim var ki?
Sayfa 52 - iş bankası kültür yayınları





Geçenlerde ... hapishanede yazdığı günceyi okudum. ....
Hapishane penceresinden gördüğü, daha önce farkında bile olmadığı kuşlardan nasıl da hayranlıkla, çoşkuyla söz ediyor!
Şimdi hapishaneden çıktıktan sonra, onları yine fark etmez olmuştur.
Siz de tıpkı öyle, Moskova'da Moskava'nın farkında olmayacaksınızdır.
Bizler için mutluluk yoktur, onu sadece arzu ederiz.
Sayfa 49




Hiçbir zaman kimseye söz etmem bunlardan. Derdimi bir tek size döküşüm bir tuhaf bir şey.
Sayfa 39 - iş bankası kültür yayınları




*...'da bir restoranın büyük solununda oturursun, kimseyi tanımazsın, seni de kimse tanımaz. Ama yine de yabancılık hissetmezsin.
Burada herkesi tanırsın, herkes seni tanır. Ama yine de yabancısın... Yabancı... Ve yapayalnız.



*: Moskova'da bulunan restorandan bahsedilmektedir. Burası dedikleri ise yaşadıkları oradan çok uzakta olan bir il merkezidir.
Sayfa 37 - iş bankası kültür yayınları


Yaşlanmışsınız ama yaşlı değilsiniz.
Sayfa 14 - iş bankası kültür yayınları



Insan emek harcamalıdır. Kim olursa olsun, öylesine çalışmalıdır ki terler aksın yüzünden. Yaşamın anlamı, amacı, mutluluk, coşku, sevinç, bundadir sadece... Ne güzel bir şey, şafakla birlikte kalkıp da sokakta taş kıran bir işçi olmak, ya da bir çoban, ya da çocukları eğiten bir ögretmen, ya da bir demiryolu makinisti...
-



Söyler misiniz bana, neden böylesine mutluyum bugün? Sanki bir yelkenlideyim, üstümde engin, mavi bir gökyüzü uzanıyor... İri, beyaz kuşlar uçuyor....
Sayfa 5 - iş bankası kültür yayınları



Sık sık düşünürüm. Yaşama yeniden, ama bu kez bilinçli olarak başlanabilseydi!
Yaşamış olduklarımız, hani derler ya,taslak öteki de onun temizle çekilmişi olsaydı ne olurdu acaba?
Sanırım her birimiz her şeyden önce yaşamış olduklarımızı bir daha yaşamamaya ya da hiç değilse kendimize bambaşka bir yaşama ortamı, ne bileyim, söz gelimi böyle çiçeklerle dolu, aydınlık bir ev yaratmaya çalışırdık
Sayfa 21 - iş bankası kültür yayınları



Şu ağaç kurumuş, ama rüzgârda ötekilerle birlikte sallanıyor.
Sayfa 104 - iş bankası kültür yayınları


Çok okurum. Ama kitap seçmesini beceremem. Belki de bana hiç gereği olmayan şeyler okuyorum. Oysa yaşadığım sürece hep bir şeyler öğrenmek arzusuyla dolu içim. Saçlarım ağardı, yaşlı bir adam sayılırım artık. Ama bildiğim ne kadar az şey var, ah!
Sayfa 44 - iş bankası kültür yayınları


İnsan yalnızken içini bir keder kaplar.
Sayfa 14 - iş bankası kültür yayınları


Share on Google Plus

About gezen mühendis

This is a short description in the author block about the author. You edit it by entering text in the "Biographical Info" field in the user admin panel.
    Blogger Comment
    Facebook Comment

0 yorum:

Yorum Gönder

Rotasız Seyyah Kitap İncelemesi

  Rotasız Seyyah Kitap İncelemesi Ufkunuzu genişletecek, bir çok olaya farklı açıdan yeni bir görüş kazanacağınızı düşündüğüm kitap. En azın...

Bu Blogda Ara