Yazarın okuduğum ilk kitabı. Gerçekten kalıcı bir eser
olmasına şaşırmamak gerek mükemmel betimlemeler ile anlatılmış bir kitap. Yusuf
daha çocukken eşkiyalar anası ile babasını öldürür. Başlarında beklerken
kaymakamın onu yanına alması ile Yusuf`un öyküsü başlar. Para ya bu her şey
onun altından çıkar... Onunla beraber üzülüp, kızacaksınız. Yazar bize Yusuf'u
öyle bir benimsetiyor ki elinizde büyümüş hissi ile okuyorsunuz. Kesinlikle okumak
için çok geç kalmışım. Okusam mı yoksa okumasam mı, diye bir şüpheniz varsa
alın okuyun derim. Pişman olmayacaksınız.
Alıntılar:
Geçen günleri bir daha geri getirmek mümkün değildi ve sadece hatıralar,
iki insanı birbirine bağlayacak kadar kuvvetli değildi.
Sayfa 177
-"fakat her şey geçer. Her şey unutulur. Kendini bir felaketin içinde
kaybetmenin bir manası yoktur. İnsan biraz kalender olmalıdır!"
+"Hiç geçmeyen, hiç unutulmayan şeyler de var, beyefendi! Ölünceye kadar insanın sırtından atamayacağı şeyler de var..."
+"Hiç geçmeyen, hiç unutulmayan şeyler de var, beyefendi! Ölünceye kadar insanın sırtından atamayacağı şeyler de var..."
Sayfa 61 - yky-yapı kredi yayınları
En sevdiği arkadaşları bile onu bazen şaka olsun diye aldatırlar, hiç
lüzumu yokken yalan söylerlerdi.
...
fakat hayreti hala geçmemişti: Niçin durup dururken yalan söylemek ihtiyacını duyuyorlardı?
...
fakat hayreti hala geçmemişti: Niçin durup dururken yalan söylemek ihtiyacını duyuyorlardı?
Sayfa 27 - yky-yapı kredi yayınları
Anası onu gezmeye götürürken bir saat saçlarını düzeltmeye uğraştığı halde,
ne anasının, ne babasının aklına bu kafanın içi ile de bir parça meşgul olmak
düşüncesi gelmemişti.
Sayfa 13 - yky-yapı kredi yayınları
0 yorum:
Yorum Gönder