Biliyor musunuz bilmiyorum ama Zweig eşi ile birlikte
intihar etmiştir. Savaşın o yıkıcı yıllarında yazdıkları arasında, ruh halini
en derinden hissettiğim kitap bu oldu sanırım.
Öykülerin böyle bitişi belki de yapacağı şeyin haberciydi.
Yalnızlığını dile getiremedikçe konuşamadıkça belki de hikayelerine yönelmişti.
Bunlar elbette ki benim görüşümden ibaret. Her koşulda bu üç öyküsünde savaşa
olan yorgunluğunu, hissettiği yalnızlığı ve ölüm tasası yaşamadan sevdiği insan
ile beraber ölmek istediğini bize söylüyor.
Her zaman derim Zweig benim için başka bir yazardır.
Kitaplarını ne zaman elime alsam başka bir dünyaya tüm gerçekliği ile beraber
adım atıyorum. Bu kitabı da bize 3 ayrı dünyayı önümüze seriyor. Keyifli
okumalar dilerim.
Alıntılar:
bunları konuşabileceği birinin olmaması ne kadar zordu.
Sayfa 34 - iş bankası kültür yayınları
Şimdiye kadar kimseye söyleyemediklerini, hatta kendilerine bile itiraf
edemedikleri şeyleri birbirlerine anlatıyordu bu iki yalnız insan,
'oysa birbirlerini doğru dürüst tanımıyorlardı bile. Fakat birinin yüreğinden kopan çığlık diğerinde karşılık buluyordu, çünkü onların acıları akrabaydi.'
'oysa birbirlerini doğru dürüst tanımıyorlardı bile. Fakat birinin yüreğinden kopan çığlık diğerinde karşılık buluyordu, çünkü onların acıları akrabaydi.'
Sayfa 19 - iş bankası kültür yayınları
çünkü acısını azaltmak istemiyordu, acı çeken herkes gibi acı çekmekten
memnundu.
Sayfa 16 - iş bankası kültür yayınları
Kendi yazgıları karşısında çaresizce hiçbir şey yapamayan bu insanlar,
başkalarına bir avuç mutluluk verebildikleri için çok mutluydular.
Sayfa 11 - iş bankası kültür yayınları
Fakat hayat mucizeleri sevse de, gerçek mucizeler konusunda cimri davranır.
Sayfa 12
0 yorum:
Yorum Gönder